31 Temmuz 2008

hızlı bir bisiklet alacam deli hız yapcam

Dedim bir ehliyet alayım, sonra gideyim ikinci el hız motoru alayım, az hız yapayım vakit geçireyim;

abi;
hız motoru olmaz çok yaşamazsın, endurocu olursan onlarla takılırsın dağ bayır gezersin daha çok yaşarsın. -şöyle bir 600 lük falan, ne 600 lüğü! 600 lük aldırmam.
125 le başlarsın bi kaç yıl takılırsın önce... -ne birkaç yıl mı! -tabi tabi...

patron;
patron ben endurocu olcam, önce 125 likle başlıcam. -manyak mısın sen? scooter al bi tane
hem şehir içinde daha hızlı, bu trafikte çok zorlanırsın, -ya 125 lik alcam alla alla! bir kaç yıl kullanırım, -sonra napacan? -hımm 250 lik alcam - bak ben biliyom, olmaz aldırmam! scooter iyi scooter...

babam;
babama söylemicem, bisiklet alcam arka bahçede sürcem...

25 Temmuz 2008

Deli miyiz?

En sevdiğin yemek? Meyve? İçki?
Nereler de gezinmek mutluluk veriyor?
Deniz, kum, bira, müzik? Tatil hayalim…
Sevgili; yanındayken sonsuz huzur verecek bir sevgili… Seni hep anlayacak…
Evim olsun, içinde plazma, araba, işim olsun hafta sonları tatil olsun.
Hatta kariyerim olsun, inançlarımı savunabilmeliyim ayrıca!
Özgürlük.

…AN…

Sadece bir “AN”. Geçireceğimiz talihsiz bir AN. herşeyi bir AN da değiştirebilir, ya bir gün yukarıdaki listenin hiçbiri bir şey ifade etmezse? (E-Hiçbiri)

Yaşanılan o AN, yaşadığın ve yaşamayı hayal ettiğin her şeyi anlamsızlaştırır ya da anlamlarını değiştirirse?...

Her şey nasıl da yalanmış meğer…

“Pamuk İpliği” Biliyoruz… Hepimiz farkındayız…

Nasıl oluyor da korkusuzca tüm bu gerçeklikleri yok sayarak böylesine cesurca yaşamaya devam edebiliyoruz. Deli miyiz neyiz?

Uykum var

Uzun zaman önce bir sevdiğim sıkıntılı günlerinde vaktinin tamamına yakını uyuyarak geçirirdi (hala öyle mi bilemiyorum). Uyumasının nedenini sıkıntılarından uzaklaşabilmek olduğunun (en basit olarak izahatı) o zamanlar da farkındaydım ama neden buna gerek duyduğunu yeni anlamaya başladım…
Yorgunum şu sıralar… klimam da takılmadı hala off…

21 Temmuz 2008

EGOİST

İD: Hazzın doyumu ilkesine göre çalışır. Hiçbir sosyal kuralı önemsemeyen id'in tek istediği isteğinin anında yerine getirilmesidir. İd'i baskın olarak görebileceğimiz tek yer bebeklerdir. En üstteki kişilik yapısı süper ego daha sonra ego ve daha sonra da id'dir.

Süper egosu digerlerine göre daha gelişmiş olan insanlar kendi başlarına hareket edemeyip her daim kendilerini yönlendirecek birilerine ihtiyaç duyarlar. Egosu gelişmiş olanlar daha mantıklı davranıp, gerektiği yerde insanların fikirlerine saygı duymakla birlikte kendi fikirlerine de önem verirler.
Son olarak 'idiot' olarak nitelendirdigimiz insanlar da id'i baskın olan insanlardır.Bu insanlar kendi fikirlerinden başka hiçbir görüşe önem vermezler ve sadece kendilerini düşünürler.
Bu tip insanlara EGOİST denilmesi yanlıştır. Bunun tam karşılıgı İDİOT'tur.
Freud